kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 12 Ağustos 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Kadınlar Allah'ın erkeklere verdiği bir lütuf bence!

* Erkek gözüyle bakacak olsanız kadınların en çok hangi özelliklerinden şikayet ederdiniz? Erkek olmayı hiç istemezdim. İyi ki kadın olarak doğmuşum. Çünkü erkek olsaydım kadınlar beni çıldırtırdı. Kadın, Allah'ın erkeklere verdiği bir lütuf. Ama bazen gerçekten de hiç çekilmiyorlar. Kadınlar her şeyi çok ayrıntılı düşünüyor. Bu da erkeklerin, kadınların en çok şikayet ettiği yanları.

* Erkeği ayakta tutanın kadın olduğu düşüncesine katılıyor musunuz? Adamın biri, bir düşünüre evlenmesinin kendisine ne gibi yararlar katacağını sormuş. Düşünür cevap vermiş: "Mutlaka evlen. Karın iyiyse mutlu, kötüyse filozof olursun." Erkeklerin ayakta durmasında elbette kadınların büyük payı vardır. Erkekler de bunun böyle olmasını özellikle istiyorlar. Bir erkek ne kadar güçlü olursa olsun, kadın desteğini almaktan büyük mutluluk duyuyor.

GELENEKLER ÖNEMLİ

* Desteğini mi ilgisini mi? Bizim toplumumuzda, yetiştirilme tarzımızda geleneklerimiz hep baskındır. En kültürlü kişide de, en kültürsüz kişide de ortak nokta, geleneklerine bağlı olmaktır. Bu baskınlık cinselliğimize bile yansıyor. Haftada bir gün Kabala Öğretisi'nin anlatıldığı toplantılara katılıyorum. Kabala Öğretisi'nde şunu gördüm; insanlar her ilişkilerinde kendileriyle ilgili yeni keşiflerde bulunuyorlar. Kısacası her yeni ilişki kişinin aynası. Ayna netse, ilişki sağlıklı bir şekilde yürüyor. Değilse, sevgili veya eş kişiyi kendisine iyi yansıtmıyorsa, yürümüyor. Bence günümüzde ilişkilerin veya evliliklerinin kısa süreli olmasının nedeni, tarafların birbirlerini iyi yansıtmaması. Bunun nedenlerini ortaya koyma görevi de psikolog ve sosyologlara düşüyor.

İSTEKLER HİÇ BİTMİYOR!

* Peki sizin bu konuda birtakım tespitleriniz var mı? Tarafların birbirlerine verdikleri heyecan tükenince ilişki sona eriyor. Bir başka neden de tarafların birbirlerinden bitip tükenmek bilmeyen isteklerde bulunması, beklentilerin yüksek olması. Kişi, ne kadar az beklenti içindeyse, o kadar mutlu olur. Beklentilerin yüksek olması hayal kırıklıklarının, kalp kırıklıklarının ve kızgınlıkların da yüksek olması anlamına gelir. Sorunlardan biri de -ki bu sorunu genelde kadınlar ortaya çıkartıyor- evlendikten sonra eşlerinin aşklarının bittiğine inanması. Bir evliliğin başında duyulan heyecan ile beşinci yılında duyulan heyecan aynı olabilir mi? Belli bir süreden sonra aşkın tanımı sadakatin, güvenin tanımıyla özdeşleşir. Bir toplumun ayakta kalması için aile kurumunun sağlıklı olması gerekiyor.